Onu benim kadar iyi tanıyamazsın sen, yaşadıklarımızı bilmiyorsun zaten. Bak, yemin ederim ki sana, hatta annemin üzerine yemin edebilirim ki, beni gerçekten seviyordu
It is up to me and you, lived tanıyamazsın does not know already. Look, I swear to you, so that even when my mother was sworn in on me, so that I can really love